KAZIMKARABEKIR ILCESI-KARAMAN
  ALI AYDILEK-KASABA TAKVIMI
 

Kasaba halkının tamamına yakın büyük çoğunluğu hem tarımla uğraşır hem de aynı zamanda hayvancılıkla uğraşırdı. Zamanımızda hayvancılık günün şartlarına göre değişime uğramıştır. Sürü davarcılığından ziyade ahır hayvancılığına, besiciliğe ve süt inekçiliğine geçiş gözlemlenmektedir. Bu değişim trendine göre eski adetlerimiz de değişmiştir. Kasabada yaşam takvimi gibi önemli günler genellikle davarcılık ve çobancılık mesleğinin icrasına göre de belirlenirdi. Bu konular da yerli halk tarafından bitmek tükenmek bilmeyen konuşmalara konu olurdu. Buna göre; 18 EKİM de davar seçimi ile birlikte 150 günlüğüne güz (Kış) çobanı tutulur aynı zamanda koç katımı başlangıcıdır. Özel olarak koyun sürüsünden ayrı sürüde yayılan damızlık cins koçlar 18 Ekimde koyun sürüsünün içine salınır. Güz davarı 13 Marta kadar güdülür. Mevsim şartlarına göre kışın iyi havalarda koyun sürüleri yaylıma otlamaya çıkarılır. Sabah mahallelerden toplanarak çıkan sürüler akşamları eve dönerler. Şiddetli soğuklarda, yağıışlı ve kapalı günlerde davarlara evlerde bakılır. 22 OCAK da koç katımından sonra döl tutan koyunların karnındaki kuzular 100. gün dolup tüylenmeye başlayınca mahallenin çobanları sürüsündeki davar sahiplerinin evlerine akşamları dikkat çekici değişik ve korku verici kıyafetler ve ellerinde çanlarla zillerle gürültü çıkarak, oynayarak ziyaret ederler. Ağalarından bahşiş toplarlar. Şamatalı ziyaretlere mahallenin gençleri de iştirak ederler ve gösteriler festivale dönüşür. Gündemi işgal eden konular arasında sayılır. Saya geziminde çobanlar ve davar sahipleri seçime 50 gün kaldığını bilirler. 13 MART da Döl çobanı adıyla 55 günlüğüne yeni çoban tutulur. Bu sürede koyunların yavrulaması tamamlanır. 6 Mayısa kadar devam eden bu sürede de davarlar havalara göre iyi günlerde yayılıma çıkarlar.Yaylımda yavrulayan hayvanların sırtlarına çobanlar tarafından bellilik olarak çalı çırpı veya ot bağlanır ve mal sahibi de koyununun yavruladığını görür çoban tarafından getirilen kuzuyu almak üzere karşılanır ve çobanın kuzuyu taşıma zahmetine karşılık honça tabir edilen bahşiş verilir. 6 MAYIS da da yaz çobanı adıyla 160 günlüğüne yeniden çoban tutulur. Yaz davarı evlerden mahalleden öğleden sonra çıkıp ertesi günü öğleye yakına kadar arazide kalıp gecelediğinden çeltek tabir edilen yardımcı ile de desteklenir. Çobanlık bilgi beceri tecrübe ve cesaret isteyen meslekden sayılmakla çoban tutumunda tercih edilen kişiler olduğu gibi çobanlarca tercih edilen mahalle ve ağalar da bulunmakta idi. Mahallelinin (ağaların) çobandan, çobanın da mahalleden memnuniyeti gelecek dönem çoban tutumunda önemli rol oynardı. Her çoban tutumunda çoban ücreti ile birlikte davara gidecek çobana yardımcı ve sürüyü koruyucu köpekler ile çobanın eşyasını ve azığını taşıyacak davar eşeği, ayrıca çobanın örtünüp korunacağı kepenekler gündeme getirilir ve şartları belirlenir. Kış çobanları için çobanın arazide yiyeceği azığı ile akşam gelince çobanın ağalarca misafir edileceği hususları tespit edilir. Yaz çobanları için de sağmal koyunların çobanın kışlık katık ihtiyacını karşılamak üzere sürünün kaç gün çoban tarafından sağılıp sütünün alınacağı da keza mahallenin ileri gelenleri tarafından tespit edilir. Güz(Kış) davarı çobanı : 150 günlüğüne Döl davarı çobanı...... : 55 günlüğüne Yaz davarı çobanı ......: 160 günlüğüne olmak üzere Toplam 365 gün takvim haline gelmiştir.
 
 
  Bugün 4 ziyaretçi (4 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol