Kış mevsimi - Kış günleri takvimlerde de ayrıntılı olarak görülmektedir. Ancak kasabada kış diğer mevsimlerden daha başka gün gün sayılır ve özellikle bununla ilgili uzun kış gecelerinde yaşlılar arasında bütün sohbetlere de konu edilir. Buna göre: 12 Aralık da karakış başlar ve 10 gün sürer. 22 Aralıkta günlerin uzayıp kısalması bir süre durur. Gündönümüdür. Hem geceler kısalmaya gündüzler uzamaya başlar. Hem de zemherinin başlangıcıdır. Zemheri 40 gün sürmektedir. 12 gün arası tabir edilen 12 günün 6 günü zemheriden(Ocak ın son haftası) + 6 günü de hamsinden (Şubat ın ilk haftası)alınmaktadır. 12 gün arası en şiddetli soğukların hüküm sürdüğü dönem olarak da kabul edilir. Kışın şiddetinden komşunun komşuya çıkamadığı günler olarak anlatılır. Kasabada zemherinin bitiminde (zemheri 'zemharı' çıksa gün farır, hangi yel esse kar erir.) gibi tabir de dilden dile söylenerek gelmiştir. Şubat ayı başında giren hamsin 40 gün sürer. 40 günün içinde 21 Şubattan başlamak üzere birer haftalık dönemlerde cemreler düşer. Cemreler kışın şiddetinin yavaş yavaş geçmeye başladığının işaretidir. İlk cemre havaya, orta cemre suya, son cemre de toprağa düşer. Toprak ısınmaya başlar. 12 Mart da eski ayla anılan Mart 9 u girer 21 Martta Mart 9 u sona erer. Mart dokuzu canım isterse 9 gün, istemezse 30 gün sürerim dermiş diye hikaye edilir. Hamsin 50 sayıya karşılık olarak kullanıldığından Hamsinin içinde Mart 9 u da dahil edilebilmektedir. Mart dokuzu ilave edilirse 50 gün yani hamsin tamamlanmış olur. Mart 9 u 21 Martda biterken 21-22 mart gece ve gündüzün eşit olduğu okinoks da tabir edilen eşitlemedir. 21 Mart aynı zamanda Nevruz başlangıcıdır. Baharın müjdecisi ve kasabada evvel bahar sultan navruz olarak da ifade edilen günden sonra yerde ve gökte kışın sona erdiği kabul edilir. Günümüzde memleketimizde de görüldüğü gibi Türk kavimlerinde eskiden beri eğlenceler düzenlenegelmiştir. Eski Mart başında yani 12 Mart da ibibik kuşunun barınağından çıkıp 9 kum alıp yuvasına çekildiği her gün birini dışarı atarak kumlar bitince baharın iyice geldiği kanaatı ile yuvasını terk ettiği hikayelere konu edilmiştir. Bu hikayelerden birine göre (Yörük beyi ibibik kuşunun dışarıda dolaştığını görünce kışın tamam olup baharın geldiğini kabul ederek obasından davar sürüsünü alıp dağlara otlamaya çıkmış. Sürüsü ile çadırından uzakta tipiye yakalanıp sürüsü fırtınadan telef olmuş. Canını zor kurtaran yörük beyi elinde çomağı ile çadırına dönerken yolda ibibiğin ölüsüne rastlamış. Çomağını ibibiğe vurarak kendine de ettin banada ettin diye saya saya ibibiğin ölüsünden acısını çıkarmaya çalıştığı hikayelere konu edilmiştir.) Uzun kış gecelerinde kış sezonunun böyle ayrıntılı olarak anlatılageldiği gibi Kasabada bağ budanması, bağ kazımı, bostan ekimi, çırak pazarı, koç katımı, davar seçimi, (davarların kuzulamaya başladığı zaman) döl dökümü, bağ bozumu, davar kırkımı, gün dönümü, sergi serimi pekmez kaynatımı, saya zamanı gibi dönemler takvim gibi zaman belirleyici mevhumlardı. Günümüzde çoğu nostaljik ve yaşlılarca anlatılan hikayelerde kalmış durumdadır.